Tarım; sadece üreticiye değil, tüketiciye de aittir
Tarım, bir ülkenin hem ekonomik kalkınmasının hem de toplumsal refahının temel taşıdır. Türkiye gibi dört mevsimi yaşayan, verimli topraklara sahip bir ülkede tarım yalnızca ekonomik bir faaliyet değil, aynı zamanda stratejik bir güçtür. Ancak son günlerde yaşanan zirai don olayları, bu gücün ne kadar kırılgan olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Haber/ Yorum: Sercan Çetin- Tarım, bir ülkenin hem ekonomik kalkınmasının hem de toplumsal refahının temel taşıdır. Türkiye gibi dört mevsimi yaşayan, verimli topraklara sahip bir ülkede tarım yalnızca ekonomik bir faaliyet değil, aynı zamanda stratejik bir güçtür. Ancak son günlerde yaşanan zirai don olayları, bu gücün ne kadar kırılgan olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Ekonomi Gazetesi Tarım Yazarı Ali Ekber Yıldırım’ın sosyal medyada paylaştığı fotoğraf felaketin boyutunu net bir şekilde ortaya koydu. Türkiye'nin dört bir yanından gelen görüntülerde;
Ege ve Trakya’da üzüm bağları,
Malatya’da kayısı bahçeleri,
Karadeniz’de fındık ağaçları,
Karaman’da elma bahçeleri,
Niğde’de patates tarlaları,
Konya’da erken ekilen şeker pancarları ve meyve bahçeleri
don nedeniyle büyük zarar gördü.
Bu sadece bir hava olayı değil; milyonlarca üreticinin emeğinin, binlerce ton gıdanın ve ülke ekonomisinin aldığı bir darbedir. Ürünü zarar gören tüm çiftçilere geçmiş olsun dileklerimizi iletirken, bu kaybın etkilerinin sadece tarlada kalmayacağını bilmeliyiz.
Öte yandan, Vatandaşlar da sosyal medyada yaşadıkları mağduriyeti paylaştı. Karamandaki elma bahçesini paylaşan bir üretici, İzmir/Kemalpaşa’da kiraz ağaçlarının don vurduğunu belirten bir diğer üretici, Kayseri Yahyalı’da elma ağaçlarının son halini paylaşan bir üreticiyi görüyoruz. ( Aşağıda paylaşılan fotoğraflar kullanıcılara ait )
Buradan anlaşılıyor ki ; Tarım sektörü doğayla sürekli mücadele içinde olan, riskleri en yüksek sektörlerden biridir. Ancak çiftçiler yalnızca doğayla değil, aynı zamanda ekonomik koşullarla da savaş veriyor. Girdiler artarken, ürün fiyatları düşüyor. Süt para etmiyor, yem pahalı, hayvancılık bitme noktasına geliyor.
Çözüm sadece devlette değil. Çiftçide, ziraat odalarında, akademisyenlerde, tarım politikalarında, birliklerde ve tüketicide… Çok şey söyle ama kısaca: Herkesin topyekün taşın altına elini koyması gerekiyor. Üretmekten vazgeçen bir ülkenin ne sanayisi kalkınır ne de refahı artar.
Tarım; sadece üreticiye değil, tüketiciye de aittir. Hepimizin sorumluluğu var. Don felaketi bir uyarıdır. Kulak vermek, önlem almak ve artık tarımı gerçekten ciddiye almak zorundayız.
YORUMLAR