Oğuzhan Akova

Oğuzhan Akova

[email protected]

GÜNDEMİ YAKALAMAK

15 Aralık 2020 - 15:01

 
Son bir iki aydır ters yüz olan bir dünya ekonomik sisyasi teknolojik askeri stratejik  ve jeopolitik sistemi içinde savrulmuşluğumuz pandemi ile birlikte zirveye ulaşmış durumda. İçten içe insanlık biriken sosyolojik ve psikolojik fay hatlarındaki gerilimin ne zaman boşalacağı ile ilgili tahminler yürütmekte. Bütün bu hızlı gelişmeler insanı belirsizliğin yarattığı sıkıntılı süreçte travmatik kırılgan bir kişilik durumuna sokmuş durumda. Sadece maske ve sosyal mesafe kuralı ile geçiştirilemeyecek çok özel sıkıntılı bir süreç ile yüzleşmek zorunda olduğumuzu unutmadan gerekli tedbirler üzerinde düşünmemizin zamanıdır diye değerlenidirmekteyim. Bazı tespitlerim özet olarak aşağıdadır;

 1- Devletin ve uluslararası kurum ve kuruluşların yetersiz kaldığı büyük karmaşa anacak topyekün ve bütün bir insanlığın elebirliği ve işbirliği ile giderilebilir. Bu konuda işe başlanması gereken ilk alan insanın yeniden zihinsel ve psikolojik olarak parçalnmışlığının giderilmesidir. Bu konuda ortak bir bilincin yaratılması için özel bir rehberlik ve liderlik gerekmektedir. Anahtar sözcük Topyekün çabadır.

2-Topyekün çaba yeni bir örgütlenme modeline ihtiyaç duynaktadır.Çok çeşitli örgütlenme modelleri ve yapıları vardır. Devletler, uuslararası kurum ve kurulşlar dernekler vakıflar platformlar bumlardan bazlarıdır. Bunlara ilave olarak kooperatifler yeniden eski öncelikli önemini kazanmaya başlamış durumdadır. Belki bu yapılara ek yeni örgütlenme modelleri kendini kendini her yönden idame ettirebilecek bir özellikte bir değer üretim alanları olarak internet tabanlı sanal organizasyonlarla farklı bir nitelik kazanmak zorunda kalacaktır.
 3- En önemli bileşen her zamn olduğu gibi insandır. İnsanın yeni bir gözle ve yeni bir paradigmayla geleceğe hazırlanması gerekmektedir. Bu maksatla Gelecek Okuryazarlığı yeni bir okuryazarlık ve kavrayış zemini olarak gündeme dahil edilmek durumundadır.
 4-Ülkemizin insanlık açısından oynayabileceği bir lider öncü potansiyel gücü vardır. Bunu çok iyi anlamak ve kısır çekişmelerden kaçınarak vizyoner bir bakış ile toplumu geleceğe hazırlayacak kadrolar gereklidir. Siyaset kurumunu da yeniden tasarlayacak kadrolar bu kadrolar olmak durumundadır.
5- Ülkemiz kendi kabına sığmamakta ve yeni yaşam alanları yönünde bir genişlemeyi her alanda sürdürmektdir. Bunun kontrollü ve planlı yapılabilmesi elzemdir. Bu yüzden günlük gündemlerden çok süreç odaklı stratejik bakış ön plana çıkmaktadır.
 6- Gençler ve çocuklarımızın eğitim süreçlerinde yaşadığı olumsuzlukların etkisini şu anda görememkle birlikte etkilerini 10 -20 yıllık bir zaman diliminde çok yıkıcı bir şekilde görmeye başladığımızda işin çok geç olduğunu acı bir şekilde görmüş olacağız. Bu yüzden ülkemizin bütün beşeri kaynaklarının topyekün bir mücadele azim ve kararlılığı ile yeniden organizasyonu geliştirilmesi ve yönetilmesi gerekmektedir. Bunun için Eğitim ARGE si ve Bütün bu tespitlere bir çok yeni madde eklenebilir şüphesiz. Ancak kritik konu düşünce tutum ve davranışlarımızı artık sürekli birbirini tekrar eden bir özellikten çıkarıp harekete geçirici tedbirlerin ve eylem planının devreye sokacak şekilde yeniden gözden geçirilmesidir.
 Bu satırları yazarken ve siz de bu satırları okurken kendimize şu soruyu soralım. Ben bu sürecin neresindeyim ? Sorumluluklarım neler olmalıdır ? Ben ne yapabilirim ? Ben ne yapmalıyım ? Eğer bu duyarlılığı samimi bir şekilde içimizde hissedebiliyorsak o zaman bir sonraki aşamaya geçiş yapabiliriz. Bunun nasıl olacağı konusunu da bir sonraki yazı dizimizde ele almak arzusundayım. Sizlere şimdiden gelin birlikte bir şeyler yapalım türündeki davetimi şimdiden yapmak istedim. Sevgiyle kalın.
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum