Sercan Çetin'in Haberi- Trendyol 1. Lig’in 2. haftasında Amed Sportif Faaliyetler ile Erzurumspor FK arasında oynanan karşılaşmanın ardından yaşanan saldırılar, Türk futbolunun hafızasına kara bir leke olarak geçti. Maçın bitiş düdüğüyle birlikte sahaya giren bazı kişiler ve Amed Sportif Faaliyetler’den futbolcuların da karıştığı toplu saldırıda, Erzurumsporlu oyuncular darp edildi.Kesici ve delici aletlerin kullanıldığı iddiası, olayın vahametini daha da artırdı.
Erzurum’dan Tepki: “Bu saldırı sadece Erzurumspor’a değil, Türk futboluna yapılmıştır”
Erzurum’da siyasetçilerden sivil toplum kuruluşlarına, iş dünyasından taraftarlara kadar herkes tek ses oldu: “Bu saldırı kabul edilemez.” Kamuoyunda yükselen tepki, olayın yalnızca Erzurumspor’a değil, Türk futboluna ve fair-play değerlerine yönelik bir saldırı olarak görülmesi gerektiğini ortaya koydu.
Başkan Ahmet Dal’dan Açıklama
Erzurumspor FK Başkanı Ahmet Dal, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
“Rakip takımın oyuncuları, kulüp çalışanları ve akreditasyon kartı olmayan kişilerin oyuncularımıza, teknik heyetimize ve kulüp personelimize saldırıları belgeleriyle birlikte hem ulusal basında hem de resmi makamlarda mevcuttur. Erzurumspor Futbol Kulübü olarak gerekli tüm bilgi, belge ve görselleri ilgili makamlara ilettik. Konunun takipçisi olacağız.”
Tribün Kültürünün Karanlık Yüzü
Olayın gölgesinde, futbol taraftarlığına dair daha geniş bir sorgulama yapmak da kaçınılmaz hale geliyor. Futbol, dünyanın en çok izlenen ve oynanan sporu olmasının yanı sıra, toplumların sosyolojik aynasıdır. Tribünlerde kullanılan argo, küfür, tezahürat kültürü bir yandan eğlenceli bir dil üretirken, öte yandan şiddeti körükleyebiliyor.
Unutulmamalıdır ki; futbol öfkenin değil, coşkunun ve kardeşliğin oyunudur. Spor sahalarında şiddete, teröre ve organize saldırılara asla geçit verilmemelidir.
Yorumlar
Kalan Karakter: