Erzurumlu hukukçu Ebubekir Elmalı, Meclis komisyonunda akademisyenler tarafından dile getirilen “toplumsal direnç” kavramına dikkat çekti. Elmalı, bu kavramın Türk sosyolojisi bağlamında doğru bir tanımlama olmadığını belirterek, toplumsal gerçekliği yansıtmadığını ifade etti.
Elmalı, “Toplumsal direnç kavramını ideolojik ve ötekileştirici bir kavram olarak, süreç için tehlikeli bir tanımlama olarak gördüğümü söylemeliyim. Çünkü direnç denildiğinde, sanki barışa ve devlete karşı bir mukavemet gibi algılanır. Oysa toplumda gözlenen durum, bir direnç değil, milli kazanımlarımızın korunmasına yönelik endişedir” dedi.
“Toplumsal direnç değil, toplumsal şüphe denilebilirdi” diyen Elmalı, bu noktada kavram seçiminin kritik olduğuna işaret etti:
“Toplumsal meselelerin tartışıldığı zeminlerde kavramların doğru seçimi sadece iletişimin değil, toplumsal algının ve çözüm süreçlerinin de sağlıklı yürümesi için önemlidir. Toplumsal şüphe, bir mukavemet değil, milli bir metafordur. Bu metaforu doğru okumak, sağlıklı bir toplumsal uzlaşı için elzemdir.”
Hukukçu Elmalı’ya göre, toplumsal şüphenin giderilmesi, ancak iktidarın süreci şeffaf ve istişare kültürü içinde yürütmesiyle mümkün olabilir.
Yorumlar
Kalan Karakter: