Gastronomi Turizmi Eğitim ve Dayanışma Vakfı Başkanı Oktay Ermancık ile Vizyon Söyleşisi

Erzurum’da gastronomi üzerine konuşmak sadece yemeklerden bahsetmek değildir. Bir kültürü, bir hafızayı, bir sofra geleneğini, bin yıllık bir coğrafyanın izlerini masaya yatırmaktır. Bu bilinçle hareket eden Gastronomi Turizmi Eğitim ve Dayanışma Vakfı Başkanı Oktay Ermancık, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkan Adayı Muhammet Akkaya ile bir araya gelerek turizm-gastronomi entegrasyonuna dair önemli mesajlar verdi.

Toplantıya gastronomi sektörünün güçlü isimlerinden Mustafa Köse de katıldı. Köse, Erzurum’da gastronomi alanında kurumsal bir derneğin eksikliğinin önemli bir boşluk yarattığını belirterek şu çarpıcı değerlendirmeyi yaptı:

“Erzurum’da gastronomi derneğinin kurulması artık bir ihtiyaçtır. Gaziantep bizden zengin değil, ama kendini tanıttı, pazarını kurdu. Biz de tanıtım yapmazsak değerimiz raflarda kalır.”

“Tanıtım Yoksa Turizm de Yok”

Oktay Ermancık’a göre gastronomi, turizmde artık tamamlayıcı unsur değil “belirleyici odak”tır. Erzurum’un sadece doğal güzellikleriyle değil, çağ kebabından kadayıf dolmasına, ayran aşından civil peynirine kadar uzanan sofralarıyla da tanınması gerektiğini vurgulayan Ermancık, şu ifadeleri kullandı:

“Coğrafi işaretli ürünlerimiz var, güçlü bir mutfağımız var ama hikâyesini anlatamıyoruz. Tanıtım stratejisi olmadan hiçbir ürün kendiliğinden marka olmaz.”

Gaziantep Örneği ve Erzurum’un Eksik Halkası

Ermancık ve ekibinin sıkça verdiği örneklerden biri Gaziantep. Çünkü Gaziantep’in başarısı, yalnızca yemeklerinde değil; tanıtım ve pazarlama stratejisindedir.

Bu noktada Mustafa Köse’nin sözleri Erzurum için yol haritası niteliğinde:

“Gaziantep bizden güçlü değil; bizden daha planlı, daha cesur. Onlar mutfak kültürünü dünya markasına dönüştürürken biz sadece ürün sakladık. Artık bunu değiştirme zamanı.”

Derneğin Yeni Vizyonu: Üretim + Tanıtım + Turizm

Gastronomi Turizmi Eğitim ve Dayanışma Vakfı’nın hedefi yalnızca yemek konuşmak değil; hem akademik hem sektörel hem de yerel reflekslerle Erzurum mutfağını geleceğe taşımak. Ermancık’ın ifadesiyle:

“Bizim amacımız sadece bir dernek tabelası asmak değil; Erzurum mutfağına bir vizyon kazandırmak. Üretim var, malzeme var, ustalık var. Eksik olan tanıtım ve hikâye.”

Sonuç Yerine: Erzurum’un Mutfağı Sahneye Çıkıyor

Bugün Erzurum mutfağı bir karar aşamasında. Ya coğrafi işaret belgeleri raflarda kalacak, ya da doğru stratejiyle Türkiye’nin yeni gastronomi destinasyonu olacak.

Oktay Ermancık ve ekibinin attığı adımlar, şehrin yemek kültürünü yalnızca korumayı değil, dünyaya açmayı hedefliyor.

Bir anlamda artık “kazanın kaynadığı değil, mutfağın konuştuğu” bir dönem başlıyor