İnsanlık tarihinin en sıradisi bir dönemini yaşıyoruz. Tüm kavramlar kendi bağlamlarindan kopmuş gelişigüzel dolaşıyorlar sanki. Bildiklerimizin tümü çöp olmuş sanki. Tarih en basindan tekrar yazılacakmış gibi. Nerden başlanacağı konusu da kendi "ben" tanımimizda gizli. Tekrar baslamak gerek belki de herseye. Yarattigimizi sandığımız uygarlığın ve onun uzanımı değerlerimizin temelden kendini yok sayan bir tükenmişlik içinde kendimizi yeniden var edebilecek miyiz gerçekten.? Yoksa kendi varlığımızı kaybedisin varolussal travmalarini yasamaya devam mi edecegiz. ?
Yeni bir farkındalık ve bilinç düzeyine geçemedikçe diğer bir ifadeyle kendimizi asamadığımız müddetçe karadelige yenik düşmüş bir ışık parçacığı misali yokolusumuz tescillenecek tüm kozmik alem nezdinde.
Elbette umut var. Yaşamın özüdür umut. Sadece onu nerede arayacagimizi unuttuk belki de. Herkes bekliyor birbirini bu kaybolmuslukta kendini birisi kendine anlatsın diye.
Birbirinden bekliyor ilhamini kendine versin diye. Birbirimize benzerken gitgide suclayamazsinki kimseyi . Sebebi olmuşken tüm sorunların, çözümsüzlügu ogreniyor ve öğretiyoruz sadece. Kendimizi aşmamız gerekiyor. Hazır bir " ben "i arıyorsun onu da tüketeyim diye. Uygarlık, dayandigimiz ne varsa tüm değerleryle birlikte iflas etmişken aradığın "beni"i değerli kıl derim sadece. Bunun dışında bir cozumumuz yok gibi sanırım. Şikayet ettiğimiz "ben" lere dönüşmüşken yeni "ben" leri nasıl inşaa edebileceğiz.?
Yeni bir kavrayış zemini ve hissedis duyarlılığı gerekiyor bence. Sanat kurtaracak ve arındıracak tüm benliğini. Çözüm kavramıyla başlamalı belki de ilk olarak. Nedir bugün kü konjonktürde çözüm. ?
Hep teknik indirgemecilikle hakikati tükettik suni yarattığımız gerçeklikle. Düşündüğümüz konuştuğumuz anlattığımız ve anladığımız hep hakikatten kopusun izlerini taşıyor kendi içinde. Kendi varlığımızın idrakinin samimiyetine ne kadar inanmaktayiz acaba.? Yaptiklarimizi olduklarımız zannediyoruz hala.
Çelişkiler yumağı içinde tükeniyor ve tüketiyoruz. Kendi özgün "ben"imizle yola devam etmeliyiz özgürce ve ozgunce. Beklemeden kimseyi kendi samimiyetimizin samimiyetine inanmalı önce. Özgürlük ve özgünlük alanlarimizda kendi "ben"imizi inşaa ederken nice " ben"lere de ilham olacağız belki de.
Birbirine benzeyerek bir yaşam farkındalığı yaratamayiz. Sikayetcisi olduğun ne varsa çık ortaya burda ben de varım diye. Bir nefes kadarsin sonuçta. Ne kaybederiz ki zaten kaybolmuşken kaybediste bile.
Samimiyetten uzak her oluş seni de benzetecek kendine . Cozumsuzlugunu çözüm sanacak üç maymunu oynayacaksın yine.
Bu satırlar sanmayinki sadece size. Sesli düşünüyorum kendimce. Çoğu sözüm aslinda kendime. Samimiyetimi sorguluyorum kendimce. Bir ben ararken bir de bakmışım " ben" olmuşum bu samimiyetimle. İlham olsun herkese. Kendi "beni"i ni ihmal etme. Emanetini bulmadan da bu dünyadan göçme.
Ben bu yolda yola çıkalı çok oldu. Darısı artık size.
Sevgiyle kalın.
27.06.2025
Ankara
Yorumlar
Kalan Karakter: