Mensubu olduğumuz tür olan insana bakışımızi topyekun tekrar ele almamız gereken bir dönemden geçtiğimizi dusunenlerdenim.
Fiziki dünya ile metafizik dünyanın kesiştiği bir ortak hybrid alanda yaşıyor ve bu iki dünyanın topyekun kavramsal zeminlerinde baris içinde yaşayabilmenin sancılarını yaşıyoruz. Quantum fiziği sanırım şimdilik bu iki dunyayi birlikte anlamamıza vesile olan şu an için bilimin geldiği son nokta. Ama nihai bir son olmayıp yeni başlangıçlara vesile olacak bir alan oluşturmakta.
Şahsımın da bir serbest akademisyen olarak bazı araştırmalarım olmakla birlikte bazı radikal yeni hipotezlere kapı aralayabilmek bakımından biraz beyin fırtınası yapabilmenin faydalı olabileceğini düşünüyorum.
Beyin fırtınası için sadece tematik konu başlıklarını paylaşmak ve sizlere biraz zihin pratiği yaptırmak arzusundayim.
1- Tüm bildiklerimiz bildigimiz kavrayış zeminlerinde anlamlıdır. Yeni kavrayış zeminleri tüm bildiklerimizi ve bilinenleri tümden değiştirir ve mutlak gerçekliğin yeni yasaları olabileceği konusunda yeni sorgulamalar başlatır. Bu sureclerivdaha iyi kavrayabilmenin de maddi dunyanin evrensel fizik kurallari olduğu gibi evrensel kozmik yasaları vardır. Belki de tek evrensel yasa hiçbir mutlak yasanın olmadığıdır. Gerçeğin peşinde olarak belki de gerçeğin üzerinde tek mutlak hakikat mutlak yasaların olmayabilecegi ve bizim dışımızda bir gerçekliğin olmayıp bizimle başlayıp bitecek olan veya hiç bitmeyecek olan bir hakikatin varlığıdır.
2- Bilimsel kesiflerin dayandığı bir kozmik bilincin Felsefi derinliğini kavramanin zamanla bizi üst bilince dönüştürebilecegi olgusunu varlık sebebimizle birlikte ele alma zorunluluğumuzu unutmayalım.
3- Sosyal sistemlerin ve olguların çok ta bildigimiz biilimsel yasaların öngördüğü kesinlikle gerçekleştiğini düşünmeyelim. Belki de yaptığımız en büyük hatalardan biri degismez oldugunu savundugumuz evrensel fizik yasalarının sosyal sistemler ve insana yonelik kullanmadaki ısrarcı korlugumuzdur. Ekonomi bilimi birbiri içine girmiş birçok konuyu açıklama bilimi değil belki de açıklayamama bilimi olarak ortaya cikar. Tolere pencerelerimizle, farkındalık duzeylerimizi anlamamıza imkan veren farkındalık pencerelerimiz arasındaki farkliliklar olandan çok olmasını istediğimiz şekilde insana özgü daha önce olmayan ancak olduğunu düşündüğümüz kurallar bütünü içinde yarattığımız sahte bilişsel güvenli limanlarda öteye gitmeyen çabalardan oluşmaktadır.
4- Belirsizliklerden kaçınmanın ve herseyi belli yapısal formlar içinde düşünmenin insanın özgürlük ve özgünlük alanlarını salt teknik indirgeneci anlayışların içine hapsettigini coşku ilham ve insana özgü değer üretim ve paylaşım yetenek ve yeteneklerini olumsuz etkilediğini düşünüyorum. Sanatsal çabalar ve oyun oynamak coşku ilham tasarım deneyimleme paylaşımcı anlayışla ve kendi iç dünyamıza yapacağımız yolculuğu daha kavranabilir kılması bakımından onceliklendirmeli özgürlük alanlarimizi özgünlük alanlarimizla beslenmeliyiz.
5- Korku halledilmesi gereken ve aşılması gereken en temel yönetilmesi zorunlu duygu durumu olup varoluş kavrayislarimizin tolere penceremizin esnetebildigimiz alanlarında varolusumuzu idrak edebileceğimiz potansiyel güvenli alanları görmemizi sağlar.
6- Ekonominin dogasi insan doğasıyla çok yakinen ilgili olup Ekonominin yönetimi insanın maddi olmayan Dünyasının yönetilme (yonetisme) becerisine bağlıdır. Aslında yönetim konusuna daha radikal bakıp yöneten yönetilen parcalanmisligini ortadan kaldırmayı ve jensi yarattığımız cehaletten kaynaklı kendi kendimizi tutsak ettiğimiz salt teknik indirgemeci kurallardan kendimizi ozgurlestirmenin yeni Felsefi kavrayış zeminlerini bulanilmelitiz.
7- Fikir eylem ve Değer üretmenin coşkusu ve paylaşımının ruhunu maddi dunyanin dar boyutlu teknik indirgemeci zeminlerine hapsetmemek gerekli.
8- Kararlılık odagini dağıtmış kolektif şuuru odaklar ve anlamını yitirmiş ancak anlam arayışında olan kitlelere rehberlik görevi yapar. Büyük siyasal ve toplumsal değişimlere yön ve ilk hareketi verir. Kararlılık ile birlikte yüksek bir ruh akıl ve inanç birlikteliği sağlandığında ilham verici büyük hareketler oluşur. Peygamberlerin, büyük devlet ve fikir adamlarının tarihte görülen örneklerinde olduğu gib. BASTA MUSTAFA KEMAL ATATURK ile gördüğümüz gibi.
9- Halis niyet suyun kendisi gibi olup kendi yatağını ve mecrasini elbet mutlaka bulur ve kendisi yaratır.
Kendi yatağımizi inançla sabırla sebatla bulabilmek ve YARADANIN ruhundan üfleyerek yarattığı INSAN sifatina layık olabilmek dua ve temennisiyle sevgiyle kalın.
Yorumlar
Kalan Karakter: