YAZ AYLARINDA SERINLEMEK

YAZ AYLARINDA SERINLEMEK

Okullar kapandı, bayram bitti derken bu yaz da aşırı sıcakların etkisiyle bunalan havamızı serinletme çabası içine girdik. 

Ama aslında bizleri bunaltan tek konu aşırı sıcaklar değildi. Tüm dengeleri altüst olmuş bir dünyada savaşların zulümlerin haksızlıkların cehaletin ve yoksulluğun pençesindeki insanlığın maruz kaldığı acizliğin yarattığı bunalma çok daha ürkütücü benim için. 

Günlük yaşamın rutinleri içinde işin vahametini kavramakta zorlansak da ulusal ve uluslararasi basinda çıkan haberler ve sosyal medya paylasimlari bizi her alanda acil olarak durumumuzu baştan aşağıya gözden geçirmeye zorluyor. Kısaca özetlemek gerekirse;

1- Artık bu beden bu yükü taşiyamiyor. 
2- İnsanlığın güzel günler beklentisi hergecen gün azalmakta.
3- Doğa katledilmeye devam ediyor.
4- Ekonomik kaygılar ve gelecek kaygısı tüm toplumları düşünemez hissedemez hale getirmiş gibi.
5- Ve belki de en önemlisi değerlerdeki aşınma ve bozulma.

Tüm bunlar herkesin bildiği veya bilebilecegi konular. Eminim ki herkes neler yapılması gerektiği konusunda oldukça uzun listeler de hazırlayacak durumda.  
............yapilmalidir.
............lazımdır. Türünde listelere de oldukça aşinayiz. 

Oldum olası doğrusunu bildiğimiz her ne varsa neden yapmadigimizi veya yapamadigimizi hep merak etmişimdir. Artık yasamsal olarak öteleyemeyecegimiz eylem planımızı neden uygulayamadigimizi daha bilimsel olarak devreye sokmamiz gerekiyor. 

Yeni kavrayış zeminlerimizi guncellerken;

1- Bireyin ve ilk adımın olası asimetrik gücünü göz önünde tutalım.

2- Büyük idealler ve hareketler belki bir kişiyle de başlasa herkesi kapsayiciligi  oranında güce dönüşeceğini bilelim.

3- Grup dinamikleri ve ekip çalışması çok önemli.  STK ve Sivil Toplum dayanışması  ve yönetim kalitesi yonetisim kavramı içinde topyekun bir duruşa bizleri zorlamakta.

Düzenli egzersizlerle ataleti yenmek mümkün. Bu da alışkanlıklarımızı değiştirerek ve yeni alışkanlıklar kazanarak olur.  Dogaçlamaya esnekliğe ve ilhama ihtiyacımız olacak. Bu yüzden psikolojik faktörler daha çok ön plana çıkıyor olacak.  Sürekli kendimizi istikrarlı bir enerji düzeyi üzerinde aktif tutabilmek için hayatımıza özgünlük ve özgürlük katmamız zorunlu. Hayattan zevk alabilmek şukredebilmek değer üretip paylaşabilmek  kendimizi değerli hissedebilmeye bağlı. 

O zaman ne bekliyoruz. ? Bugünümüzü  ilk adıma ayıralım. İşe birbirimizden başlayalım. Değer üretelim paylaşalim. Kendimize *Değer* verelim. Sevdiklerimizi değerli olduklarına hissettirelim.

Bugün anlamlı güzel bir şey yapalım.